Dolar 38,6472
Euro 43,8010
Altın 4.194,98
BİST 9.074,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin KKTC Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
KKTC 24°C
Az Bulutlu
KKTC
24°C
Az Bulutlu
Per 25°C
Cum 26°C
Cts 24°C
Paz 25°C

“Devlet çocukları korumada yetersiz”

“Devlet çocukları korumada yetersiz”
12/01/2025 12:58
A+
A-

Liberal Demokrasi Hareketi İnsan Hakları Sekreteri Ada Olgun, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin 2023 yılı verilerine işaret ederek, 68 çocuğun ebeveyn olmasının devletin çocukları koruma konusundaki yetersiz olduğunu kaydetti.

Liberal Demokrasi Hareketi İnsan Hakları Sekreteri Ada Olgun, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin 2023 yılı verilerine göre Kuzey Kıbrıs’ta 61 kız ve 7 erkek çocuğun henüz 18 yaşına gelmeden anne-baba olduğunu belirterek, bu durumun sadece bireysel bir sorun olmadığını, büyük bir toplumsal çöküşün ve devletin çocukları koruma konusundaki yetersizliğinin açık bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Açıklamada ayrıca şunlara yer verildi:

“İstanbul Sözleşmesi, çocuklara yönelik şiddeti önleme ve mağdurları koruma adına devletlere belirli yükümlülükler getirirken, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi (ÇHS) her çocuğun sağlıklı büyüme, eğitim alma ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını garanti altına alır. Ancak 18 yaş altındaki çocukların ebeveyn olması, bu hakların açıkça ihlal edildiğini göstermektedir.

Erken yaşta ebeveynlik, çocukların eğitimden, sağlıklı gelişimden ve güvenli bir çevreden mahrum bırakıldığı bir sistemin sonucudur. Çocuk yaşta anne-baba olan bireyler, eğitimlerini yarıda bırakmak zorunda kalarak toplumsal hayata eşit fırsatlarla katılamamaktadır. Bu durum, yalnızca bireysel mağduriyet yaratmakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal eşitsizlikleri derinleştirir. Eğitim hayatından kopan çocukların geleceğe dair umutları sönmekte, bu da onların potansiyellerini gerçekleştiremeden hayata tutunmaya çalıştıkları bir döngüye yol açmaktadır.

Bu tablonun değişmesi için öncelikle çocuk hakları konusunda somut adımlar atılması gerekmektedir. Çocuk hakları ve cinsellik eğitiminin müfredata dahil edilmesi, istismara karşı caydırıcı yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi ve mağdur çocuklar için psikolojik ve sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, çözüm için temel önlemlerdir. Ayrıca, medyanın ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliğiyle toplumda çocuk hakları bilincinin artırılması sağlanmalıdır. Bu, sadece bir devlet politikası değil, toplumsal bir sorumluluktur.

Unutulmamalıdır ki çocukları koruyamayan bir toplum, kendi geleceğini de koruyamaz. Çocuk hakları ihlalleri, yalnızca bireyleri değil, toplumun geleceğini tehdit eden ciddi bir sorun olarak ele alınmalı; bu mücadele hem devlet hem de toplum nezdinde kararlılıkla sürdürülmelidir”

ETİKETLER: , ,
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.