Dolar 38,1008
Euro 43,4851
Altın 4.076,20
BİST 9.317,24
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin KKTC Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
KKTC 21°C
Az Bulutlu
KKTC
21°C
Az Bulutlu
Paz 21°C
Pts 23°C
Sal 26°C
Çar 21°C

“Su fakiri bir ülkeyiz”

“Su fakiri bir ülkeyiz”
21/03/2025 11:28
A+
A-

Yerbilim Mühendisleri Odası, 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada ülkede artan kuraklık tehlikesine dikkat çekerek, yeraltı su kaynaklarındaki azalmaya karşı uyarılarda bulundu.

Oda Başkanı Dr. Mehmet Necdet imzasıyla yayımlanan açıklamada, kuraklık, nüfus artışı, orman tahribatı ve plansız su yönetimi ele alındı.

-“Kuraklığa hazır mıyız?”

Açıklamada, ülke nüfusunun 1996 yılına kıyasla altı kat arttığına ve aynı dönemde yağışların ciddi oranda azaldığına işaret edildi. 2025 Ocak ayında yalnızca 6.0 mm yağış ölçüldüğü belirtilirken, mart ayında ise son 50 yılın en yüksek sıcaklık değerlerinin kaydedildiği bildirildi. Yeraltı su seviyelerinde ciddi düşüş yaşandığı ifade edildi.

Orman alanlarının ise yangınlar ve kuraklık nedeniyle tahrip olduğu belirtilerek, ülke topraklarının yalnızca yüzde 7’sinin verimli ormanlarla kaplı olduğu, bu oranın işlevsel orman sınırı olan yüzde 30’un oldukça altında kaldığı vurgulandı.

-“Su fakiri bir ülkeyiz”

“Türkiye Cumhuriyeti’nden getirilen su ile içme suyu nezdinde kısmı bir rahatlama olsa da başka bir coğrafyadan adamıza su gelmiş olması bizleri yıllarca yönetenlerin ülkeyi yönetme adına uyguladıkları plansız, programsız, popülist politikaların göstergesi olmuştur” denilen açıklamada, 75 milyon metreküp kapasiteli boru hattından 2023 ve 2024 yıllarında 40 milyon metreküpün üzerinde su tüketildiği, bu hızla devam edilirse 2035 yılına kadar tüm suyun içme ve kullanma suyu olarak tükenmiş olacağı belirtildi.

Buna rağmen ülkede su tasarrufuna yönelik kampanyaların düzenlenmediği, halk arasında bir “su fakirliği” bilincinin oluşturulmadığı vurgulandı.

-“Siyaset, bilimin üzerindeki elini çekmeli”

Yeraltı su kaynaklarının tuzlanma, kirlilik ve kontrolsüz kullanım nedeniyle tehdit altında olduğu, alternatif su kaynaklarının (deniz suyu arıtma ve atık su arıtma tesisleri gibi) gündemde olmadığı ifade edilen açıklamada, yerbilimcilere danışılmadan verilen kuyu ruhsatlarının, Fasıl 351 Kuyular Yasası’na aykırı olduğu ve yerbilimcilerin görüşlerinin hiçe sayıldığı dile getirildi.

Hükümetin yasaları ihlal ederek bakan onayıyla gayri yasal ruhsat verdiği öne sürülen açıklamada, 2018 yılında benzer bir girişimin mahkemeler tarafından “yok hükmünde” ilan edildiği hatırlatıldı. Siyasi müdahalelere son verilmesi gerektiği vurgulandı.

-“Çözüm ortak mücadeledir”

Güzelyurt Akiferi’nin iki toplumlu bir akifer olduğu belirtilerek, kuzeydeki aşırı su çekiminin ve güneydeki baraj inşaatlarının bu kaynağı olumsuz etkilediği ifade edilen açıklamada ortak su yönetimi kurulmasının coğrafi bir zorunluluk olduğu vurgulandı.

Açıklamanın sonunda, “Su Kaynakları Yönetim Planı” hazırlanması ve kontrolsüz nüfus artışının önlenmesi çağrısı yapıldı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.